Filistin’i desteklediği için Google’ın işine son verdiği mühendis: Filistinlileri öldürenler sadece silah üreticileri değil

“`html

İsrail’in Gazze Üzerindeki Soykırımında Teknoloji Şirketlerinin Rolü ve İfade Özgürlüğü Sorunları

– “Filistinlilerin öldürülmesine giden süreçte yalnızca silah üreticileri değil, bu soykırımı destekleyen birçok şirket de yer alıyor. Sorumlu olanlar sadece silahları üretenler değil, aynı zamanda İsrail hükümetine ve ordusuna donanım ve yazılım sağlayan firmalardır.”

– “Bu listeye Raytheon, Boeing gibi büyük silah üreticileri de dahil. İsrail hükümeti ve ordusuyla doğrudan bağlantısı olan her kuruluş, bu soykırımdan pay sahibidir. Gazze’de yaşananlar, yapay zeka desteğiyle gerçekleştirilen ilk soykırımdır ve bu durum yapay zekanın artık bir silah haline geldiğini kanıtlamaktadır. Yapay zeka, şimdi sadece basit bir araç değil.”

Filistin için mücadele eden mühendis

İbrahim, teknoloji şirketlerinin İsrail’in insanlık dışı faaliyetlerine nasıl destek verdiklerini ve buna karşı çıkan çalışanlara nasıl baskı uygulandığını açıkladı. Eski bir Google mühendisi olan Hasan İbrahim, Filistin yanlısı protestolara katıldığı için işten çıkarılan mühendislerden biri.

2022 yılında Google’da yazılım mühendisi olarak işe başlayan İbrahim, 16 Nisan 2024’te “No Tech for Apartheid” projesinin düzenlediği oturma eylemine katıldığı gerekçesiyle işine son verildiğini belirtti. Kendisi gibi benzer sebeplerle “davranış ihlali” gerekçesiyle yaklaşık 50 kişinin işten çıkarıldığını ve bazılarının tutuklandığını dile getirdi.

Bu durumun sadece Google ile sınırlı olmadığını, İsrail ile bağlantılı başka firmalarda da benzer uygulamaların bulunduğunu kaydeden İbrahim, “Microsoft’un 50. yıl dönümü etkinliğini protesto eden iki çalışanın kovulması da bunun bir örneği.” dedi.

– “ABD’DE İFADE ÖZGÜRLÜĞÜ ARTIK VARLIĞINI KAYBEDİYOR”

İbrahim, ABD’deki mevcut yönetimi eleştirerek, sözlerine şöyle devam etti:

“ABD’de artık ifade özgürlüğünden bahsetmek mümkün değil. Mevcut hükümete karşı herhangi bir eleştiri, yeşil kartın kaybedilmesi veya vatandaşlık haklarının tehlikeye girmesi riski taşıyor. Bu durumu, Amerika’da göçmenlik bürosunun gözetiminde insanlar üzerinde uygulanan baskılarda görüyoruz. Bu, mevcut yönetimin bir tür faşizm olduğunu gösteriyor.”

ABD yönetiminin bu tavrını ve teknoloji şirketlerinin bakış açısını “çıldırmışlık” olarak değerlendiren İbrahim, “İşimi kaybetme korkum yok. Google’da yaptığım eylemler nedeniyle beni destekleyen bir şirkette çalışıyorum. Elimdeki durum, Gazze’de yaşananlarla karşılaştırıldığında çok daha iyi.”

– “GAZZE, YAPAY ZEKA İLE DESTEKLENEN BİR SOYKIRIMDAN GEÇİYOR”

Gazze'deki soykırımın teknolojisi

İbrahim, Gazze’deki insanlık dışı eylemlerin arkasında yatan teknoloji ile ilgili önemli noktalar belirtti. Özellikle, yapay zeka desteğiyle oluşturulan bombardıman hedef listelerinin İsrail ordusu tarafından nasıl kullanıldığını vurguladı.

“İsrail ordusu bombalamalar için yapay zeka modelleri kullanıyor ve bu sistemlerin nereden temin edildiğini sorgulamak lazım. Google, Amazon ve Microsoft gibi firmalar bu sistemlerin bir parçası. Bu şirketler birleştiğinde, Filistinlilere yönelik soykırım devam ediyor.”

Teknoloji ve silah sanayisinin bir arada çalıştığını vurgulayan İbrahim, “Bunu destekleyen birçok firma var ve bunlar yalnızca bombaların arkasındaki üreticiler değil, aynı zamanda yazılım ve donanım sağlayan teknolojik şirketlerdir.” şeklinde konuştu.

İsrail ordusuna sağlanan teknolojilerin sınır tanımadığını belirten İbrahim, “Nimbus Projesi gibi projeler, bu tür uygulamaların başında geliyor ve teknolojinin askeri amaçlarla kullanımına dair birçok örnek var.”

– “GOOGLE’IN PLATFORMLARI, ASKERİ AMAÇLA KULLANILAMAZ”

İbrahim, özellikle Google gibi büyük şirketlerin sağladığı sivil platformların, askeri işlemler için kullanılmasının hukuka aykırı olduğunu ifade etti. “Bu çifte standart giderek daha fazla tepki topluyor. Benzer meslektaşlarım bu duruma karşı duyarlılık geliştirmeye çalışıyor.”

“Biz, bu kıyıma karşı sesimizi yükseltmek için her şeyi yapacağız. Özellikle genç mühendis adaylarını bilinçlendirme adına önemli faaliyetlerde bulunacağız,” diyen İbrahim, işten çıkarılmanın geçici olduğuna inandığını ve daha saygın firmalarda çalışmanın, bir katliama destek vermekten daha onurlu bir tercih olduğunu vurguladı.

İbrahim, Google, Microsoft ve Amazon’un katliamda pay sahibi olduğunu ve çalışanların bu durumu göz önünde bulundurarak bir mektup yazdığını ifade etti. “Biz, Filistin’i desteklemek adına sorumluluğumuzdan kaçamayız. Eğer çalıştığımız şirketin soykırımı desteklediğini biliyorsak, o zaman bu duruma sessiz kalmak zulmü desteklemek anlamına geliyor.”

Herkesin bu gerçeği anlaması gerektiği konusunda kararlı olduğunu belirtmekte ve bu duruma karşı birleşme çağrısı yapmaktadır.

“`

Related Posts

Kocaeli’ndeki yangında 3 ev yandı; 2 itfaiye eri yaralandı

Kocaeli’nin Darıca ilçesindeki 2 katlı evde çıkan yangın, bitişikteki 2 eve daha sıçradı. Müdahale sırasında 2 itfaiye eri yaralanırken, 3 ev kullanılamaz hale geldi.

Cemiyet dünyasında yankı uyandıran itiraf: Ünlü iş insanından eşcinsellik açıklaması

Cemiyet dünyasında yankı uyandıran itiraf: Ünlü iş insanından eşcinsellik açıklaması

Trump’tan Kanada Başbakanı Carney’e olay yanıt

Kanada Başbakanı Mark Carney Salı günü Beyaz Saray’daki bir toplantı sırasında Başkan Donald Trump’a Kanada’nın asla satılık olmayacağını söyledi. Kanada’nın ABD’nin 51. eyaleti olabileceğini defalarca dile getiren Trump ise bu sözlere “Asla asla …

Yılmaz Özdil’den Diyanet’e sert çıkış: ‘Atatürk’e lanet okuyan kafadan da ancak bu çıkar’

Sözcü Gazetesi yazarı Yılmaz Özdil SÖZCÜ TV’de yayınlanan İpek Özbey’in sunduğu Kırmızı Beyaz programında gündemi yorumlamaya devam ediyor. Diyanet İşleri Başkanlığı’nın kız ve erkek arkadaşlığının zinaya yol açtığına ilişkin hutbesine tepki gösteren Özdil, Diyanet’e çok sert ifadelerle yüklendi.

PKK şüphelisi sınır kapısında yakalandı

Kilis’te düzenlenen operasyon sonucu gözaltına alınan PKK şüphelisi tutuklandı.

Avrupa Parlementosu, sürekli reddedilen vizeler için rapor yayınladı

Avrupa Parlamentosu, Türk vatandaşlarının artan vize reddine ilişkin ilk kez net bir değerlendirme yaptı. Raporda yaşanan sıkıntılara üzüntü dile getirildi ancak sorunun kaynağı olarak başvuru artışı ve kötüye kullanım endişesi gösterildi. Erişimi kolaylaştırma iradesi vurgulansa da uygulamada değişiklik henüz yok.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir